Uzun soluklu bir Vakıfbank mesleğinin akabinde forması Vakıfbank Spor Sarayı’na asılan eski ulusal voleybolcu, yeni Altyapı Menajeri Melis Gürkaynak, neler yaşadığını anlattı.
– Vakıfbank yıldız transferlerin yanında altyapıdan oyuncu çıkaran bir kulüp. Sistemini anlatabilir misin?
“Ben de Vakıfbank’ın altyapısından yetiştim. Bu yüzden bütün süreci yakından gözlemledim. Vakıfbank her vakit altyapısına değer veren, öz kaynağın kıymetini bilen bir kulüp. Bunun da meyvelerini aslında A Takım’da topluyor. Ben bu dönem bıraktım, fakat benimle bir arada altına tane sportmen vardı altyapıdan çıkan. Bu kadar üst düzeyde oynayan kulüpte sportmen yetiştirmek alışılmış ki kolay değil. Bu gözönüne alındığında Vakıfbank’ın altyapıya verdiği değer bariz bir halde ortaya çıkıyor.”
‘VAKIFBANK AİLEM’
– Sizin altyapı tarafına geçiş sürecin nasıl oluştu?
“Çok uzun vakittir bu kulüpteyim. Artık benim ailem Vakıfbank. Şayet bir gün buradan gitmek zorunda olursam ne yaparım diye düşünüyordum. Çok şükür idare de bunu düşünüyormuş. Bana altyapı menajerliğini teklif ettiler. Vakıfbank’ta kaldığım için çok memnunum.”
– Yeni Zehralar yolda mı? A Gruba adapte edilecek isimler var mı?
“Tabii ki yolda. Lakin Vakıfbank’ta oynayacak isimleri bulmak kolay değil. Zira dünyanın en âlâ grubu. Altyapıdan A Kadroya aday olan birçok atletimiz var. Ancak ben şuna inanıyorum. Altyapıya oyuncu yetiştirmek tamam, ancak bir yerde Türk voleyboluna katkı sağlamak istiyoruz. Vakıfbank’ın birinci altısında olmasa da Misli.com Sultanlar Ligi’nde oynayacak birçok isim var.”
– Altyapıda kendini gösteren bir isim yurtdışına gitmeyi düşünüyor. Buna nasıl tahlil buluyorsunuz?
“Sporcu yetiştirirken en değerli gayemiz karakterleri ve eğitim hayatları. Benim vaktimde vardı, şu anda da var burs alıp yurtdışına gitme imkanı. Ailenin bu türlü bir isteği olursa kulüp hürmet duyuyor. Lakin altyapıdaki herkesin gayesi A Ekip…”
‘BİR SÜREÇ BU’
– Formayı çıkarıp yönetici usulünde bir misyona başlamak senin için nasıl bir his, sahayı özlüyor musun?
“Yazın burayı boş gördüğümde ‘Ben voleybolu bıraktım artık diğer bir misyonum var’ demek kolaydı. A Kadro toplandı. Onları görünce yutkunup o denli devam ediyorum. Lakin herhalde bir süreç bu, alışacağım.”
– Voleybolcu olmak isteyen gençlere ve Vakıfbank taraftarına bir iletinin var mı?
“Voleybol Türkiye’de hoş bir yerde. Kulüplerde oynamak isteyen doğal ki birçok çocuk var. Onlara söyleyebileceğim şey spordan kopmamaları. Profesyonel sporculuk farklı bir fizikî yeterlilik gerektiriyor. Profesyonel olurlar, olmazlar… Fakat spor disiplinini almaları değerli. Seyircimiz ise bizi desteklemeye devam etsinler.”
‘FEDAKARLIĞIMIN KARŞILIĞINI ALDIM’
– 8 yaşında voleybola başladın. Geçen uzun ve disiplinli bir yol. Şunu yapamadım pişmanım dediğin bir şey var mı?
“Her atletin fedakarlığı oluyor. Ailenizden uzaksınız öncelikle. Biz kulüp olarak bu dezavantajları en aza indirmeye çalışıyoruz. Küçük yaştan itibaren bir rekabete giriyorsunuz. Ben de voleybolu bıraktıktan sonra sudan çıkmış balığa döndüm. Geçmişe dönüp baktığımda natürel ki yaptığım fedakarlıklar var, lakin bunların hepsinin karşılığını aldım.”
‘SULTANLAR LİGİ DİĞER SEVİYEDE’
– Artık dışarıdan bir göz olarak Misli.com Sultanlar Ligi’nde nasıl bir dönem geçecek?
“Rekabet yeniden üst seviye olacaktır. Türkiye Ligi zati çok öteki bir düzeyde. Dönem başında sürprizler oldu. Fenerbahçe de çok yeterli bir kulüp. Muhteşem Kupa’da bizi 3-0 yendiler. Ancak Vakıfbank daha tam hazır değildi. İlerleyen devirlerde farklı sonuçlar olacaktır. Bu yüzden iddia yapmak dönem için çok sıkıntı.”
‘GABİ VE EGONU TARTIŞILMAZLAR’
– Kaptanlığın Gabi’ye, formanda Egonu’ya gitti…
“İkisi de tartışılmaz isimler. Egonu birinci kere İtalya’dan çıktı. Çok müspet biri. Çabucak kadroya ahenk sağladı. Eminim 8 numarayı Egonu daha düzgün yerlere getirecektir. Gabi hem dünyaya hem de Vakıfbank’a kendini ispatlamış bir isim. Onun için de çok fazla söylenecek bir şey olduğunu düşünmüyorum. Kaptanlık vazifesini de en uygun halde yapacaktır.”
‘ANTRENÖRLÜK İÇİN SABIR LAZIM’
– Menajerlik tamam pekala gelecekte antrenörlük düşünüyor musun, gelecek planlaman nedir?
“Hayat nereye götürür alışılmış ki bilinmez. Lakin güzel bir yerden başladım. Antrenörlük üzere bir fikrim yok. Sabır gerektiren sıkıntı bir meslek olduğunu düşünüyorum. Sporculukta maçta ve egzersizde en iyinizi vermeniz yetiyor. Antrenörlük 24 saat çalışma gerektiren bir meslek.”
‘GÜZEL BİR ÖYKÜ YAŞADIM’
-Yeni dönem açılışında da senin için özel bir gün oldu. O günü anlatabilir misin bize?
“Benim için çok özel ve hoş bir gündü. Bilmiyorum yaşadıklarım her atlete nasip olur mu ancak ben çok hoş bir öykü yaşadım Vakıfbank’ta. Gözde’den sonra benim de formamı astılar salona.”